Tesla'nın geri çevirdiği akıllara durgunluk veren askeri deney!
Teknolojik gelişmelerle beraber yapılan deneylerin detayları oldukça şaşırtıcı ve sıradışı olabiliyor. Bu deneylerden bir tanesi de "Philadelphia deneyi" diğer adıyla "Rainbow" Amerikan Donanması Deniz Araştırması tarafından gerçekleştirilen bu deneyde birçok iddia ortaya atılmıştır. İddialara göre deneyin gerçekleştirildiği "USS Eldridge" adlı askeri donanma gemisi ile ışınlanmayı gerçekleştiren Amerikan Donanma Ordusu daha sonra korkunç sonuçlarla karşılaştı. Peki, deney nasıl gerçekleşti ve aslında ne oldu?
Atlantik denizi üzerinden müttefiklere yardım ve koruma göndermek isteyen Amerika, Alman denizaltıları tarafından devamlı olarak bombalanıyordu. Bunların dışında Almanlar'ın da yaptığı deneyler kulaktan kulağa yayılıyordu. Amerika bu deneylerin hepsine “Gökkuşağı projesi (Rainbow)” adı verdi.
Hayalet uçaklarda olduğu gibi deneyin amacı ABD Deniz Kuvvetleri donanma gemilerini düşman radarlarından tespit edilemez hale getirmekti.
Albert Einstein’ın birleşik alanlar kuramına dayanılarak gerçekleştirildiği iddia edilen deneyde ışınlanmanın gerçekleştiği söylenir.
DENEY NASIL GERÇEKLEŞTİ?
Bazı kaynaklara göre deneyin 22 Temmuz veya 28 Mart 1943’te gerçekleştirildiği söylenir. Olayda “USS Eldridge” adlı 104 mürettebatlı askeri gemi tanıkların iddiasına göre, Philadelhia Deniz Üssü’nde bulunur.
Deneyde gemi optikal görünmezlik adı verilen bilimsel teknik ile zamanda bükülecek ve görünmez hale gelerek hedef olmaktan çıkacaktı. Görünür hale geldiğinde de düşman gemilerin yakınında görünebilecekti.
Düşüncesi bile imkânsız olan bu proje iddialara göre başarılı olmuştu. Deney öncelikle Nicola Tesla’ya teklif edilmiş ancak kendisi işin içerisinde insanlar olduğu için vazgeçmişti. Daha sonra teklif Dr. John Von Neumann’a götürülmüş ve kabul etmişti.
Olayın gerçekleştiği iddia edilen ayda gemiye görgü tanıklarına göre 75 KVA gücündeki iki dev jeneratör monte edilmiş. Ayrıca 3 RF vericisi güverteye monte edilmiş ve 3000 adet 6l6 güç artıcı ile jeneratörlerin gücünü artırmak için kullanılacaktı.
Özel senkronizasyon ve diğer ekipmanlarla oluşan kütlesel elektromanyetik alanlar ışın ve radyo dalgalarını kıracak böylece gemi gözden kaybolacaktı.
Gemiye güç verildikten sonra yeşil bir sis belirir ve USS Eldridge gözden kaybolur. Gemide bulunan askerlerden birinin söylediğine göre;
“Bir an sadece geminin çıpasını gördüm, sonra oda kayboldu, ortada artık ne sis ne USS Eldridge vardı. Boş bir denize bakıyorduk, gemide bulunan subaylar korku ve dehşet içerisinde etraflarına bakıyordu.”
Fotoğraf: U.S. FLEET FORCES COMMAND
İddialara göre gemi 15 dakika sonra jeneratörler kapatılarak geri getirilmiş ve gemi 640 km. ötedeki Norfolk Deniz Üssü’nde ortaya çıkmış.
Bir başka görgü tanığı ise mürettebata bulunan bazı kişilerin akıllarını yitirdiğini bazılarının geminin metal kısımlarına yapıştıklarını söyler. Hatta kimilerinin geri dönemediği rivayetleri bulunur.
Fotoğraf: Bob Canchola
OLAYLAR BÜYÜYOR
Deney başarısızlıkla sonuçlandığı için Amerika olayın üstünü kapatmış ve basına sızdırılmamıştı. Yine söylentilere göre 1955 yılında gemide bulunan Carl Mc. Allen, Dr. Morris K. Jessup’a olayla ilgili bir mektup gönderir.
Dr. Morris Jessup gök bilimci ve matematikçiydi. Olayı çözmek isteyen Jessup daha fazla detay araştırır. Ancak Jessup olayı araştıramadan arabasında ölü bulunur ve egzoz gazıyla intihar ettiği polis raporlarında geçer.
PEKİ DOĞRUSU NE?
Deneyle ilgili pek çok iddia ve yalan söylemler bulunuyor. Böyle bir deneyin gerçekleştirildiği ve adının Rainbow deneyi olduğu doğrudur.
Ancak deney bir gemiyi ışınlamak üzerine gerçekleştirilmedi. O dönemlerde savaş nedeniyle askeri propaganda çok yapılıyordu.
Aslında deneyde yapılan şey gemileri mayınlardan korumaktı. Savaş gemileri metalden oluştukları için manyetik bir yapıya sahiptiler ve mayını direkt olarak kendilerine çekerek büyük hasarlar alıyorlardı.
Amerikan Donanması bunun önüne geçebilmek için amanyetik denilen gemi tasarlamaya çalışıyordu. Bu teknoloji günümüz denizaltı ve gemilerinde de kullanıyor. Eğer gemi mıknatısı çekerse patlama riski yüksek olabileceği için bu teknoloji üzerine çalıştılar.
Gemilerde amanyetik çelik kullanılmaya başlandı. Ayrıca iddialarda bahsedilen “USS Eldrige” 22 Temmuz 1943’de değil Ağustos ayında donanmaya katılmış ve hiç Philadelphia’ya ya gitmemiştir.
Gemi görev aldığı süreç boyunca Bahamalarda, Bermuda’da askeri destek sağladığı kayıtlarda geçer.
Fotoğraf: The Philadelphia Experiment (1984) filminden
Phidelphia deneyinin gerçekleştirildiği amenyatizma teknolojisi için geliştirilen çalışmada kullanılan gemi “USS 245” adlı test gemisidir.
Deneyde anlatılan olayların bu kadar abartılı yansıtılmasının sebebi ise 1984’de “Philadelphia deneyi” adlı filmin yapılmasıdır.
Film sinemada çok rağbet görmediği için yapımcılar filmi kaset olarak satmış ve satarken prim yapmak istediklerinden “ABD hükümeti izin vermediği için sinemada tutmadı bu nedenle kaset olarak satış yapıyoruz” iddialarında bulunmuşlardır. Böylece film daha çok izlenmiş.
KAFALARI DR. MORRİS JESSSUP KARIŞTIRIYOR
Phidelphia deneyi hakkında akıllar da kalan soru işareti ise Dr. Morris Jessup. Jessup 1950’lerde deney ile ilgili detaylar öğrenmeye çalışırken ve hatta Donanma ONR tarafından görüşmeye çağrıldığında neden intihar etti veya bu şekilde mi gösterildi? Hala bilinemiyor…
Kaynak: The TRUTH About The PHILADELPHIA EXPERIMENT