Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Yakın tarih hepimize bir şey öğrettiyse seçim manipülasyonunun tek bir devletin, şahsın, ya da siyasi partinin işi olmadığı, bu işin mutlaka başka devletler ve çıkar gruplarıyla ortak örgütlendiğini öğretti. Bu açıdan Kılıçdaroğlu’nun tweet’indeki Cambridge Analytica vurgusu belki de kaset iddiasından daha önemli.

İşin içinde CA varsa bir başka devlet daha seçimlere müdahale etmeye hazırlanıyor demektir, bu da yenilir yutulur bir iddia değil. Havada kalmamalı, kimse de itham altında bırakılmamalı. CHP özellikle bu iddianın peşini getirmeli—seçimin sonucu ne olursa olsun.

Trump’ın seçilmesi, Brexit referandumu gibi tarihi olaylarda kamuoyunun algısını sosyal medyayı kullanarak çarpıtan İngiltere merkezli CA artık hizmet vermiyor. Ama başka isimlerle kendi içinden doğan yeni yeni firmalar var ve aktif olarak çalışıyor. Paralı asker gibi kim tutarsa müşterisine hizmet veriyor.

CA da pek çok benzer firma, casusluk ve istihbarat şirketleri gibi “deep web”i ustaca kullanıyor. Ancak CA’in işi topladığı kişisel bilgilerle şahsa özel propaganda yapmak, algıyı şekillendirmek ve oy tercihini değiştirmek. Kişisel veriler kimin nasıl hedef alınacağı açısından önemli. Kişinin beslenme tercihinden kullandığı otomobile, Netflix listesinden giydiği kıyafetlere kadar her bir veri oy tercihiyle ilgili fikir veriyor. CA gibi firmalar özellikle kafası karışık ve kandırılmaya müsait seçmeni hedef alıyor.

Kişiye özel nokta artışlarıyla hassas noktalarını buluyor ve yalan pompalayarak algılarıyla oynuyor. İngiltere’de “Türkler geliyor” korkusuyla Brexit’e evet oyu verilmesi sağlandı; ABD’de üçüncü bir adayı destekleyerek Clinton’ın yenilmesine neden oldu; Hindistan, Malta, Avustralya gibi yerlerde seçimlere müdahale etti.

Özellikle ABD’de Rusya’nın CA üzerinden algı operasyonu yaptığı devlet tarafından soruşturma konusu oldu ve birçok yerde izine rastlandı. Türkiye’deki seçim Rusya’yla ilişkilerin de yeniden tanımlanması anlamına gelecek. Bu yüzden Kılıçdaroğlu’nun Cambridge Analytica derken kastının ne olduğunu özellikle merak ettim. Tuncay Özkan’a “Elinizde Rusya’nın Türkiye’deki seçimlere müdahale ettiğine dair bir bilgi var mı?” diye sordum.

“Hayır yok,” yanıtını aldım.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar