Erol Evgin: Hey gidi günler...
Türk pop müziğinin duayen ismi Erol Evgin, her perşembe günü yayımladığı nostaljik fotoğraflarına bir yenisini daha ekledi
Erol Evgin, son dönemde sıkı bir sosyal medya kullanıcısı oldu. Instagram'da 330 bin takipçisi bulunan Evgin, özellikle geçmişteki fotoğraflarını paylaşarak takipçilerini adeta geçmişe götürüyor.
Erol Evgin son olarak, birbirinden ünlü isimlerin yer aldığı fotoğrafını paylaşarak, "Bir albüm tanıtımından… Nükhet Duru, Bedia Muvahhit ve Adile Naşit ile birlikte… Hey gidi günler!…" mesajını yazdı.
Erol Evgin'in daha önce takipçilerine nostalji yaptırdığı paylaşımları ise şöyle...
Hırvatistan’da antik çağdan kalma bir kale içi şehir olan Dubrovnik’te konser vermiştim yıllar önce…
"Sen unutulacak kadın mısın” klibinde bu tarz giyinmiştim. Şapka da o şapka… Atı nereye bağladım?
Fonda Michelangelo’nun Davut Heykeli, önde bendeniz, yer Floransa… (Heykelin aslı müzede olabilir)
Bu fotoğrafı dostum Mustafa Oğuz çekmişti…
Kayak sporu yaptığım yıllardan bir anı… Son yıllarda konser programlarım nedeniyle risk almıyorum ve kaymıyorum ama özlüyorum…
Arkada Keops, Kefren, Mikerinos ve önde bendeniz…
Yıllar öncesinden bir Sinan Çetin fotoğrafı… Bol giysiler bu yıl yine moda oldu.
Gençliğimden bir sonbahar günü.. Kabanım ve çizmelerim de pek havalıymış…
Yıllar önce bir Almanya turnesi sırasında Berlin hayvanat bahçesini gezmiştim. İkinci dünya savaşında Berlin yerle bir olurken, hayvanat bahçesi bombalanmamış diye anlatmışlardı…
Çok güldüm bu fotoğrafa… Ormanda bir kovboy!
Bir Avrupa turnesinden… Eyfel Kulesi ve ben.
Sevgili Nükhet ve sevgili Haldun Dormen ve de arkadan geçen sevgili Ayşen Gruda bir müzikal gecesinden...
Sevgili Nükhet, sevgili Sezen ve ben İzmir Fuarı yılları…
Kuşadası Kısmet Otel’in bahçesi, 1980’li yıllar… Bayağı yakışıklıymışım!..
Siyah beyaz tek kanal TRT yıllarında çatıda antenin yönünü değiştirip, net görüntü için az mı uğraşırdık…
Bir dönem, basında diapositive ya da slayt dediğimiz ışığa tutunca izlenen fotoğraflar kullanılırdı.
Daha net sonuç verdiği için slayt çekerdik biz de…
Bir de resimde gördüğünüz dia filmi perdeye yansıtan cihazlar vardı. Hala sakladığım ve bilgisayara attığım binlerce slaytım var. Bu fotoğraf, yıllar önce onları izlerken.
Giysilerden yılları tahmin etmeye devam. Jean’ın geniş paçaları ve ayakkabının topukları 1970’ler diyor. Yeri hatırlamıyorum. Kim bilir nerenin kıyısı…
Venedik ve gençliğim…
Onno Tunç, Sezen Aksu, Sezen Cumhur Önal, ben ve Kayahan. Hey gidi günler…
Yıllar öncesinden bir fotoğraf. Kızım Elvan 3 yaşında, parkta baba kız geziyoruz...
1983 yılı, New York ve gençliğim…
1983 yılı New York’ta bir gökdelenin tepesinde, turistçilik oynarken…
Zeki Müren sesi, üslubu, sanatı sahnelere getirdiği yenilikleri ve mesleğe saygısıyla hepimizin çok sevdiği bir sanatçıydı. Birlikte aynı sahneleri ve kulisleri paylaşmıştık. Meslekte ustamızdı. İsmi gibi çok zeki ve esprili bir insandı. Işıklar içinde uyusun. 1980'te gerçekleştirdiğimiz “Sıla’nın Sesi Konserleri” Avrupa turnemizden bir anı…
Arabaya ve paçalara bakılırsa yıl 1979, bilemedin 1980... Bir Türkiye turnesi anısı sanki...
Yıllar öncesinden İstanbul Boğazı’nda bir tekne gezintisi. Romantik Türk filmi pozu vermişim...
