Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Fenerbahçe - Altay yazar yorumları! - Son dakika Fenerbahçe gelişmeleri - Fenerbahçe Haberleri
        1

        MEHMET DEMİRKOL: Altay’ın golüne kadar olan bölümde yeni teknik direktöründen hücum ilhamını almış ama planı sindirememiş bir Fenerbahçe vardı. Kim ayağına topu alsa rakip keleye doğru koşmaya başlıyor ve doğal olarak top kayıpları fazla oluyordu. Aslında Antalya maçı da böyle başladı. Hırslı, umutlu ama plansız. İkinci yarıya girilirken 4-2-4/4-4-1-1’e dönüş Valencia’nın sola, İrfan’ın Serdar Dursun’a yaklaşması, Sangare’nin girişiyle Ferdi’nin sola geçişi hemen oyunu değiştirdi.

        2

        MEHMET DEMİRKOL: Solu da sağı da kullanabildiler, Serdar markajdan kendisini daha rahat kurtardı. Sosa ve Crespo için alan genişledi. Ve daha ilk girişimde Osayi’den Valencia’ya bir pozisyon buldular. Aynısını daha sonra soldan sağa da yaptılar. Bu kez hemumutlu hemhızlı ve hemde planlıydılar. Farkı artıramayışıları son pas ve şutlardaki hamlıktan. Kalite değil... Büyük takımda bu işler hep böyle olur. Ama dün itibarıyla ev sahibi için biraz da olsa umutlu olabilecek hamleleri gördük. Lazım olan tek şey de buydu.

        3

        GÜNTEKİN ONAY: Fenerbahçe, İrfan Can’ın golüne kadar sahada yoktu. Ne zaman ki Altay’ın golüne 37’de İrfan Can ile cevap verdi ardından futbol oynamayı hatırladı. İsmail Kartal’ı tebrik etmek lazım. İlk yarı tel tel dökülen Pelkas’a 45 dakika tahammül etti ve ikinci devrenin başında yaptığı hamleler ile maçın seyrini takımı lehine değiştirdi.

        4

        GÜNTEKİN ONAY: 3 puan Fenerbahçe için önemliydi. Ancak şunu unutmamak lazım Fenerbahçe ligin en sorunlu ve krizdeki takımını mağlup etti. Aradığı çıkışı yakalayabilmesi için bir galibiyet serisi şart. Son 7 maçta alınan 2 galibiyet var ligin son iki sırasında aylardır maç kazanamayan Malatya ile Altay karşısında ve tek farkla.

        5

        GÜRCAN BİLGİÇ: İsmail Kartal'ın Kadıköy buluşmasında taraftarlarına sadece galibiyet değil, mücadele eden, isteyen, arayan ve pozisyonlar bulan bir takım gösterme amacı vardı. Özgüvenin bıçak sırtında olduğu takımın ayağa kalkması için elini çabuk tutması gerekiyordu. Fakat tam saha baskıyı soluksuz uygulayan bir rakip vardı karşılarında. Bu noktada İrfan Can, bu takıma neden transfer edildiğini gösterecek fırsatı buldu.

        6

        GÜRCAN BİLGİÇ: Gencecik kalecisi, resital yapar gibi oynayan Osayi ve Ferdi, skora damgalarını vuran İrfan Can ve Serdar Dursun'la, taraftarına "vazgeçmiyoruz" mesajını veren bir takım seyrettik. İsmail Kartal, söylediklerini yaptırmanın peşine düştü. Mesut'u kenarda tutması, oyuncunun buna pozitif reaksiyon vermesi, birbirlerinin hatalarını örtmek adına koşmaları, oyuncu grubuyla kol kola girdiğini de gösteriyor. Bir sonraki maçta yeni kahramanlar çıkartmanın peşine düşmeli.

        7

        SERDAR ALİ ÇELİKLER: İsmail Hoca geldi. Kim'in yanına Serdar Aziz'i koydu. Mesut'u kesti. Buna "Her boyayı boyadın da bir fıstık yeşili mi kaldı" denir. Herkes uçar da Mesut sürünüyordur o zaman oynatmazsınız. Ama takımda Kim hariç herkes tel tel dökülürken Mesut üzerinden iktidar mesajı vermek bir şey kazandırmaz. Mesut'un fizik gücü, İrfan'dan da Pelkas'dan da iyi. Sene başında hakikaten Vitor'un takımı uçarken 'geberik Mesut' oynamazdı. Ama ne o uçan takım kaldı ne de o geberik Mesut.

        8

        SERDAR ALİ ÇELİKLER: 1. kaleci dahil 6 tane ilk 11 oyuncusu lazım. Bir kaleci - 2 bek - kesinlikle atletik bir 8 numara - tartışılmaz santrafor.. Olursa bir de sol ayaklı kanat forveti de düşünülebilir. 4 - 2 - 3 - 1 resmi ideolojisi ile oynayacaksanız bunlar lazım. Bu kadroya tempo yaptırayım derseniz bir kazanır 2 kaybedersiniz. Rakip dünkü gibi ligin en yetersiz takımı, en düşük kalibreli kadrosu Altay ise yetiyorsunuz. Ama Demirspor'a; Sivas'a yeterli bir kadro ve oyun yok. Kartal Hoca, pazartesinden sonra başlayacak 1 haftalık boşlukta ne yapabilir, ne katabilirse onunla bitecek sezon artık.

        9

        ERCAN GÜVEN: Kadıköy’deki mücadele sadece üç puanlık bir maç değildi Fenerbahçe için; İsmail Kartal’ın taşlarını döşediği, üzerinde başta İrfan Can tüm futbolcuların memnuniyetle koştuğu “yeniden takım olma yolunda” bir başlangıçtı. İlk maçında takımın yetenek/performans orantısına bakıp dehşete kapılan İsmail Kartal, çok iyi bir tercih yaptı ve çıkar yol göremeyince yoldan çekileceğine yeni bir yol açmaya çalıştı.

        10

        ERCAN GÜVEN: Eski hocanın bitirip gittiği Pelkas bir türlü eski formunu bulamıyorken, Serdar Dursun her hamlede birkaç salise eksik kalarak adeta Aziz Yıldırım’ı haklı çıkarmaya uğraşırken, Fenerbahçe’yi kendine getiren ve takımı İsmail Kartal’ın gösterdiği yola çeken İrfan Can’ın bireysel becerisi ile attığı gol oldu. Üst üste kazanılan serbest vuruşlardan birinde İrfan Can, Serdar Dursun’un kafasını nişanladı ve öne geçti Fenerbahçe. Öyle ya da böyle bir yola girdi Fenerbahçe… Sonu nereye varır bilinmez ama bir yola sahip olmak da küçümsenemez.

        11

        EMRE BOL: Bir oyuncu grubuna her türlü fiziksel destek vermek kolaydır. Zor olan o oyuncu grubunun psikolojisini düzeltmek! Bence Fenerbahçe'nin en önemli sorunu psikolojik! Bireysel olarak baktığımızda bütün oyuncular birbirinden yetenekli. Diğer takım taraflarlarına soruyorum: Hangi Fenerbahçeli futbolcuyu takımınızda görmek istersiniz? Nerdeyse hepsini… Peki sorun nerede?

        12

        EMRE BOL: Çok iyi bir takımken, alınan olumsuz sonuçlar, "kafa olarak" Fenerbahçeli futbolcuları bitirmiş. Pereira bu takımla sadece maç kaybetmedi. Fenerbahçe ruhunu da bitirdi. Toparlaması da İsmail Kartal'a kaldı. Hakem Hüseyin Göçek'in layıkıyla yönettiği bir maç hatırlamıyorum. Önümüzdeki sezon büyük ihtimalle "diğer" mesleğine geri dönecek. Arkasına baktığında iyi bir iz bırakamamak ne kötü. İsmail hoca yanlışları, doğruya çevirmek için elinden geleni yapıyor.

        13

        BÜLENT TİMURLENK: Antalya deplasmanında Fenerbahçe forması giymeye hak kazanmış futbolcu topluluğunun 70 dakika boyunca kaleye şut atmaması taze hatırayken doğrusunu söylemek gerekirse bu oyun en cefakâr taraftar için bile çileydi.

        14

        BÜLENT TİMURLENK: Crespo çok çalıştı, Serdar çok aradı ve İrfan'ın kalitesi zordaki Altay'a yetti. Antalya maçının ardından "Löw ne zaman gelecek, gelecek mi?" sorusuyla karşılaşan bir teknik adamın işi elbette kolay değil. Ancak bu günlerde iyi futbolu arayan yok. Herkes 3 puanın peşinde… Fenerbahçe kazandı, taraftar evine mutlu gitti ama gelecek günler için umut ışığı var mı? Bunu milli arada ne kadar çalışacakları belirleyecek...

        15

        ENGİN VEREL: Zaten Fenerbahçe'de kimin oynadığının, kimin yedekte kaldığının da bir önemi yok. Lig sonuncusuna karşı kendi sahanda baskın bir oyun ortaya koyamıyorsun. Bir oynayanlara, bir de kulübede oturanlara bakıyorum. Acaba kulübede oturanlar, oynayanlardan daha iyi bir takım olur mu diye de düşünmeden edemiyorum.

        16

        ENGİN VEREL: Altay karşısında kazanmış olmak elbette puan açısından önemli ama Fenerbahçe'nin büyüklüğüne ve kadro kalitesine yakışır bir oyun olduğunu söylemek imkansız. Her hafta 11'i değişiyor, kaptanı değişiyor, hocası değişiyor ama futbol adına olumlu bir değişiklik yok. Merak ediyorum düzelmek için daha neyin değişmesi gerekiyor.

        17

        SERKAN AKCAN: Devre arasında İsmail Kartal, Nazım’ı sağ beke, Samuel’i sağ forvete, Ferdi’yi de sol beke, Valencia’nın da sol öne çekerek oyunun senaryosunu değiştirdi. Bu düzen Fenerbahçe’yi süper üretir hale getirmese de top kayıplarını azalttı, Altay’ın çıkışlarını önledi. Kalanını yetenek çözdü. İrfan’ın serbest vuruşta Serdar Dursun’a yaptığı servis Fenerbahçe’yi galibiyete taşıdı. İsmail Kartal’ın bu takımla birlikte fazlaca idman yapmaya, futbolcularını yakından tanımaya, haliyle maç oynayıp kilometre yapmaya ihtiyacı var.

        18
        19
        20
        21
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ