Ne kadarı doğru ne kadarı efsane: Viking kültürü hakkında bilmeniz gereken 9 şaşırtıcı gerçek!

1. BOYNUZLU MİĞFER TAKMIYORLARDI

Vikinglerle ilgili en büyük yanılgılardan biri, savaşta boynuzlu miğferler takmalarıydı. Ancak bunun tamamen yanlış olduğu kanıtlandı: Savaşta taktıkları miğferde boynuz olduğuna dair hiçbir eser keşfedilmediği için bu bilgi doğru değil. Ayrıca boynuzlu miğferlerin ardındaki fikir, Vikinglerin imajını romantikleştirmek için Viktorya döneminde ortaya çıktı. O dönemde mümkün olduğunca vahşi ve dehşet verici görünmelerini sağlamak için bu kaskları taktıkları söylenmeye başladı.

2. SAÇLARINI ÖZELLİKLE SARI YAPIYORLARDI

Vikingler sarı saç görünümünü tercih ediyor ve hatta güzellik tanımlarını sarı saça sahip olmak üzerine kuruyorlardı. Yani, doğuştan sarı saçı olmayanlar, sevilen renge ulaşmak için bir süreç yarattılar. Saçlarını ağartmak için yüksek alkali konsantresi olan güçlü bir sabun kullanırlardı. Bazen, bazı Viking erkekleri mümkün olduğunca fazla sarı saça sahip olmak için sakallarını bile ağartıyordu.

3. VİKİNGLERİN ÖLÜMDEN SONRAKİ YAŞAM ANLAYIŞI FARKLIYDI

Birçok modern din bir tür cennet ve cehenneme inansa da, Vikingler öbür dünya konusunda tamamen farklı bir görüşe sahipti. Hayatınızı yaşama biçiminizin, ölümden sonra hangi öbür dünya alemine gideceğinizi belirleyeceğini düşünüyorlardı.

Vikingler için gidebileceğiniz en iyi yer Valhalla'ydı. Burası cesurca savaşan ve savaşta cesurca ölen savaşçılara ayrılmıştı. Sırada, tatmin edici bir hayat yaşayan takdire şayan insanların yaşadığı başka bir yer olan Helgafjell vardı. Cehennem ise iyi ölmeyenlerin mekanıydı, hatta burada yaşlılıktan rahatça ölenler bulunuyordu.

4. ANLATILDIKLARI KADAR BÜYÜK DEĞİLLER

Vikingler genellikle düşmanlarını tek bir balta darbesiyle öldürebilen dev, kaslı adamlar olarak tasvir edilir, ancak bu aşırı abartıdır. Tipik olarak 1.70 santimetre civarındaydılar. Boylarının kısa olması, yaz mevsimlerinin son derece kısa olmasıyla açıklanıyor, yani daha az kaynağa ve yiyeceğe erişebildikleri için yeterince gelişemiyorlardı.

5. YANGINI İDRAR KULLANARAK YAKIYORLARDI

Vikingler hijyen konusunda titiz olmalarına rağmen ateş yakma konusunda oldukça ilginç bir yöntem kullanırlardı. Ağaç kabuğundan mantar toplar, bunu birkaç gün boyunca insan idrarında kaynatırlardı. Daha sonra bu mantarı, kolay taşınabilir ve dayanıklı keçe benzeri bir maddeye dönüştürürlerdi. İdrardaki sodyum nitrat sayesinde, bu madde tütüp sönmeden uzun mesafeler boyunca taşınabilir, böylece Vikingler yolda kolayca yeni ateşler yakabilirdi.

6. ZAYIF ÇOCUKLARI TERK EDİYORLARDI

Tıpkı Spartalılar gibi, Viking çocukları için de güç ve sağlık gerekli niteliklerdi. Bir çocuk hasta ve zayıf doğmuşsa, savaşamayacak veya topluma katkıda bulunamayacak durumdaysa o çocuk bir yük ve işe yaramaz olarak görülüyordu. Kaynaklardan ve kendi zamanlarından tasarruf etmek amacıyla bu çocuklar ya ormana terk edildi ya da okyanusa atıldı.

7. ÖLÜLERİ TEKNELERE GÖMÜYORLARDI

Yaşamlarının çoğunluğunun okyanus etrafında döndüğü göz önüne alındığında ister denizcilik ister yağmacılık ister balıkçılık olsun, cenazelerinin yalnızca bir tekneyle yapılması uygundu. Ayrıca İskandinav dininde, büyük savaşçıların öbür dünyaya geçip Valhalla'ya ulaşmak için bir gemiye ihtiyaç duyacaklarına inanılıyordu.

Böylece geleneksel bir Viking gemisinde toprağa verilme onuruna sahip olacaklardı. Bununla birlikte gemide cesedin yanı sıra silahlar, yiyecek, hazine ve öbür dünyada ihtiyaç duyabilecekleri şeyler bulunuyordu. Hatta bazı durumlarda köleler de kurban edilip öbür dünyada efendilerine hizmet etmeleri için tekneye bindirilirdi.

8. VİKİNG KÜLTÜRÜ YÜZÜKLERİN EFENDİSİ SERİSİNE İLHAM VERDİ

Viking mitolojisi, yazar J.R.R. Tolkien'in fantastik üçlemesi Yüzüklerin Efendisi'ne ilham kaynağı oldu. Viking mitolojisinde, onu takan her erkeği lanetleyen bir yüzük (Andvari’nin yüzüğü efsanesi) vardı. Bunun yanı sıra, Vikinglerin "Midgard" olarak adlandırdığı ve "Middle-Earth" (Orta Dünya) olarak tercüme edilen evren, Tolkien'in dünyasına ilham vermişti. Ancak Tolkien'in romanlarındaki her şey İskandinav efsanelerine dayanmıyor, sadece buradan da ilham aldı.

9. ÇİFTÇİLİĞE YAĞMALAMAKTAN DAHA FAZLA ZAMAN HARCIYORLARDI

Vikingler en çok acımasız akıncılar olmalarıyla hatırlanabilir ancak bu onların tam zamanlı mesleği değildi. Vikingler çoğunlukla çiftçiliğe ve yerleşim yerlerini korumaya her şeyden çok daha fazla zaman harcadılar. Hatta Ragnar Lothbrok gibi tarihin en ünlü Vikinglerinden bazıları, iktidara gelene kadar tam zamanlı çiftçi olarak çalıştı. Viking kültüründe çiftçi olmak toplumda saygı duyulan bir konumdu ancak çoğu erkek zamanı geldiğinde akıncı olarak da görev yapıyordu.

Kaynak: Past Factory