Regaip Kandili nedir, ne anlama gelir? Regaip kelimesinin Diyanet anlamı ne demek?
Müslüman aleminin heyecanlı bekleyişi sona erdi, Hicri Takvime göre senenin üç ayların ilk ayı olarak bilinen Recep ayı bugün itibarıyla başladı. Recep ayının ilk gününde en çok merak edilen konulardan biri de Regaip Kandili oldu. Bilindiği gibi İslam kültüründe kandil kutlamalarının yeri ve anlamı büyük. Peki, Müslümanlar tarafından ilgiyle takip edilen Regaip Kandili nedir, ne anlama gelir? Regaip kelimesinin Diyanet anlamı ne demek?
İslam dininde Recep ayının ilk Perşembe gecesi her sene Regaip Kandili olarak kutlanıyor. Yeni seneyle birlikte en çok merak edilen konulardan biri de üç ayların başlangıcı ve kandil günleriydi. Bilindiği gibi Recep ayı bu yıl 2 Şubat Çarşamba günü itibarıyla başladı. Buna göre Müslümanlar 3 Şubat Perşembe günü ve gecesi Regaip kandili için bir araya gelecek, selamlaşacak ve gün boyu ibadet edecek. İşte bilmeyenler için Regaip Kandili'nin anlamı
REGAİB KANDİLİ NEDİR, NE DEMEK?
Regaip Kandilindeki “Regâip” kelimesi, Arapça bir kelime olan "re-ğa-be" kökünden gelmektedir. "re-ğabe", kelime olarak, elde edilmesi arzu edilen değerler, herhangi bir şeyi istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek demektir. "Reğîb" kelimesi ise, "reğabe"den türemiş olan bir isimdir ve kendisine rağbet edilen, arzulanan, talep edilen şey demektir. Müennesi, "reğîbe"dir. "Reğîbe"nin çoğulu da "reğâib" dir.
REGAİP KANDİLİ ANLAMI VE ÖNEMİ İÇİN TIKLAYINIZ
REGAİP KANDİLİ NEDİR, NEYİ İFADE EDER? - TIKLAYINIZ
REGAİP KANDİLİNDE NE OLDU? - TIKLAYINIZ
REGAİP KANDİLİ NAMAZI İÇİN TIKLAYINIZ
REGAİB KANDİLİNİN ÖNEMİ NEDİR?
Halk dilinde "üç aylar" olarak anılan rahmeti, bereketi ve mağfireti bol olan manevi bir mevsime girişimizin habercisidir. Halkın “kandil” olarak adlandırdığı bu geceler, gönül evlerimizi aydınlatan ışıklardır. Tarihte Osmanlı padişahı II.Selim döneminde (1566-1574) camiler aydınlatılıp minarelerde kandiller yakılarak kutlandığı için bu gecelere kandil geceleri denilmiştir1.
Regaip kandili bilhassa 18. asırda, tekke ve zaviyelerde gösterişli törenlerle kutlanmış, tasavvuf ehli olan şairlerce bu gece için "regâibiye" denilen şiirler yazılmıştır.
Regâib gecelerinde dua etmek, tevbe ve istiğfarda bulunmak, bu geceyi kutsal kabul ederek çeşitli ibâdetlerle geçirmek, genel olarak alimler arasında kabul görmüştür.
Regaibin diğer kandillerden farklı oluşu hem Recep ayında bulunması hem de Cuma gecesi oluşudur. Ayrıca Recep ayının hususiyetlerinden birisi de Regaib Kandili ve Mirac Kandili olarak bilinen iki kandilin bu ayda bulunmasındandır.Kur’an’da haram aylar diye anılan dört aydan bir tanesi Recep ayıdır."Haram Aylar"3 kavramına gelince kamerî aylardan Zi'l-Ka'de, Zi'lHicce, Muharrem ve Recep aylarıdır. İnsanların güven içinde Hac ibadetini yapabilmeleri için "Haram aylar" ile ilgili hükümler ta Hz. İbrahim (a.s.) zamanında konulmuştur. Hz. İbrahim(a.s.) ve oğlu Hz. İsmail(a.s.) den bu hükümleri alan halk onları devam ettirmiştir. Bu sebeple Cahiliyye döneminde haram aylara girildiği zaman bunların kutsallığına karşı gösterilmesi gereken saygının bir işareti olarak insanlar savaşmaktan ve her türlü saldırıdan kaçınırlardı.
İslam dini ulaştığı toplumlarda prensip olarak var olan iyi ve güzel uygulamalara dokunmaz. Aslı Hz. İbrahim(a.s.)'e dayanan temel amacından uzaklaştırılmış olsa da bu aylarda savaşmamak gibi güzel uygulamaları İslam dini sürdürmüş, bu aylarda kendilerine savaş açılmadığı sürece Müslümanlar müşriklerle savaşa girmemişlerdir.
Kur’an’da haram aylar diye anılan dört aydan bir tanesi Recep ayıdır."Haram Aylar"3 kavramına gelince kamerî aylardan Zi'l-Ka'de, Zi'lHicce, Muharrem ve Recep aylarıdır. İnsanların güven içinde Hac ibadetini yapabilmeleri için "Haram aylar" ile ilgili hükümler ta Hz. İbrahim (a.s.) zamanında konulmuştur. Hz. İbrahim(a.s.) ve oğlu Hz. İsmail(a.s.) den bu hükümleri alan halk onları devam ettirmiştir. Bu sebeple Cahiliyye döneminde haram aylara girildiği zaman bunların kutsallığına karşı gösterilmesi gereken saygının bir işareti olarak insanlar savaşmaktan ve her türlü saldırıdan kaçınırlardı.
İslam dini ulaştığı toplumlarda prensip olarak var olan iyi ve güzel uygulamalara dokunmaz. Aslı Hz. İbrahim(a.s.)'e dayanan temel amacından uzaklaştırılmış olsa da bu aylarda savaşmamak gibi güzel uygulamaları İslam dini sürdürmüş, bu aylarda kendilerine savaş açılmadığı sürece Müslümanlar müşriklerle savaşa girmemişlerdir.