Paksoy kardeşlerin beraatine ilişkin çok çarpıcı gelişme!
Beyoğlu'nda bir apartman boşluğunda cesedi bulunan Sinem Erköseoğlu'nun ölümüyle ilgili olarak yargılanan Emre ve Can Paksoy kardeşlerin beraat gerekçesi açıklandı. Mahkeme, Sinem Erköseoğlu'nun olay öncesindeki bir takım psikolojik problemleri nedeniyle pencereden atladığı ve bu atlama neticesinde vefat ettiğini belirtti
Sinem Erköseoğlu’nun olay öncesindeki bir takım psikolojik problemleri nedeniyle pencereden atladığı, ve bu atlama neticesinde vefat ettiği belirtilen kararda, sanıkların ayrı ayrı beraatına karar verildiği ifade edildi.
EVE KENDİ İSTEĞİYLE GİTMİŞ
Habertürk’ten Serdar Kulaksız’ın haberine göre, Sinem Erköseoğlu ile sanık Can Paksoy’un eve rızaen gittikleri konusunda şüphe bulunmadığı belirtilen gerekçeli kararda, olay gecesinde sanık can Paksoy ve Sinem’in atlama hadisesi öncesinde karşılıklı veya tek taraflı bir biçimde saldırıya uğradığına ilişkin vücutlarından ve evde herhangi bir delilin tespit edilemediği anlatıldı.
HERHANGİ BİR KAVGA UNSURU TESPİT EDİLEMEDİ
Gerekçeli kararda, uzmanların evin tümünde yapmış olduğu araştırmada herhangi bir kavga ve saldırı unsurları tespit edilemediği anlatıldı.
OLAYI ÖĞRENİNCE KAÇMADI, GERİ DÖNDÜ
Kararda, sanığın olaydan çok öncesinde uçak bileti almış olması ve bu kasıtla havaalanına gitmesi ve olayı öğrendiğinde hemen eve geri gelmesi dikkate alındığından böyle ciddi bir suçu işleyen kişinin kaçması gerektiği, olay tarihinde geçerli ve süreli ABD vizesinin bulunduğu göz önüne alındığından bunların hiçbirini yapmadığı ifade edildi.
SUÇSUZLUK PSİKOLOJİSİ
Sanığın olayı kolluk birimlerini haber verme, gelip teslim olma gibi hareketlerinin suçluluk değil, suçsuzluk psikolojisinin delilleri olduğu belirtilerak sanığın tahliye edilmesine rağmen yine yurt dışına kaçmamasına gerekçede yer verildi.
KAFADAKİ YARANIN ÖNCEDEN OLDUĞUNU GÖSTEREN DELİL YOK
Sinem Erköseoğlu’nun kafa bölgesindeki yaralanmaya ilişkin olarak atlama öncesinde olduğuna ilişkin olarak en ufak bir delilin elde edilemediği belirtilen kararda, evrensel ceza hukukunun şüpheden sanık yararlanır ilkesi göz önüne alındığında, ispatlanamayan ve açıklanamayan hususların sanığa yükletilmesinin bu kurala aykırılık teşkil ettiği anlatıldı.
HERHANGİ BİR ZORLAMA YOK
Kararda, Sinem Erköseoğlu ile sanık Can Paksoy’un apartmana girerken görüntülerinden, herhangi bir zorlama, tehdit veya cebrin ötesinde belirli bir samimiyet içeren yakınlaşmanın olduğunun görüldüğü anlatıldı.
PSİKOLOJİK OLARAK ETKİLENDİ
Kararda, Sinem Erköseoğlu’nun, ABD’de üniversite eğitimini tamamladığı, Türkiye’de eğitimine uygun bir iş bulamadığı, olay öncesinde duygusal ilişki yaşadığı kişiyle ayrıldığı, anne ve babasının boşandığı ve babasının olay günü başka bir kişi ile nişanlandığı, nişana gitmeyi reddettiği ve bu nişanlılık olayından da psikolojik olarak etkilendiği anlatıldı.
KIYAFETİ KENDİSİ GİYİLEBİLİR
Sinem Erköseoğlu’nun kıyafetlerinin ters giydiği veya zorla giydirildiği iddialarına yönelik olarak da dosya içerisinde bulunan CD’den anlaşıldığı üzere bu elbisenin kişinin kendisi tarafından giyileceğini gösterdiği belirtilerek tarafların olay geçesi aşırı alkollü olmaları dikkate alındığında sanıklar aleyhine düşünülerek buradan cezalandırılmaya gidilmesi ceza hukukunun genel prensiplerine aykırı olacağı anlatıldı.
PENCEREYE ÇIKMASI MÜMKÜN
Sanık Can Paksoy’un odasındaki pencerenin yüksek olduğu ve Sinem Erköseoğlu’nun buraya tek başına çıkamayacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak da, pencerenin yüksekliğinin 76 cm olduğu, ölenin buraya çıkmasının münkün olduğu ifade edildi. Pencerede bulunan bir çok parmak izinin mukayeseye elverişli olmadığı ve uzmanların gelene kadar buralara başkaları tarafından dokunulmuş olabileceğine de dikkat çekilerek mükayeseye elverişli olmayan parmak izlerinden birinin ölene ait olabileceğinin anlaşıldığı anlatıldı.
