Yapı Kredi Portföy'ün 'altı'n kuralı
Yatırımcı Rehberi'nin bu haftaki konuğu Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker, 2023'te resesyon olup olmayacağının tartışılmaya başlandığını hatırlatarak "Biz bu ortamda varlık alokasyonu sistemi ile yatırım yapıyoruz. Bu sistem ile yönettiğimiz fon sepetleri fonumuz var. 6 değişik strateji ile yönetimimizi gerçekleştiriyoruz. Bu sistem içinde şu anda hisse senedi, altın, yurtdışı hisse senetleri, özel sektör tahvili, para piyasası ve Eurobond bulunuyor" diye konuştu. Peker, bu dönemde yerli hisse senetleri, yurtdışı borçlanma araçlarına yatırım yapan Eurobond fonları ile altın fonlarına yatırımı önerdiklerini söyledi.
Yatırımcı Rehberi'nin bu haftaki konuğu bu yıl 20'inci yılını kutlayan Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker oldu. Portföy yönetim şirketlerinin 1 trilyon liralık bir varlığa yön verdiğini ve bireysel emeklilik ve yatırım fonlarını yönettiklerini hatırlatan Peker, portföy yönetiminin yatırımcıya ana faydasının yatırı yapılacak varlık seçiminin bir uzman tarafından yapılması olduğunu belirterek, "Uzmanlaşmış portföy yönetimi kadromuzla birlikte risk yönetimi bölümümüz yönetilen portföylerin risklerini anlık takip ediyor. Son yıllarda gelen TEFAS sistemi ile birlikte yatırım fonları iyice yaygınlaştı. Çok bilinir oldu. Diğer yandan portföy yönetiminde operasyonel maliyet ve ulaşılabilirlik daha kolay. Yatırım maliyet de daha ucuz. Diğer yandan kişilerin tek hisse seçip onu takip etmesi yerine burada fon yöneticileri araştırma birimleri ile birlikte hem sektörleri seçiyor hem sonrasında sektörleri takip ederek getiriyi yükseltiyor " dedi.
'GETİRİ ORTA VE UZUN VADEDE GERÇEKLEŞİYOR'
Peker, son dönemde başta hisse senedi fonları olmak üzere fon performanslarının oldukça memnuniyet verici olduğunu kaydederek, yatırım yaparken nasıl seçim yaptıklarına dair şunları kaydetti: " Bir araştırma bölümümüz var. Burada makro, mikro bütün gelişmeler takip ediliyor ve şirket analizleri yapılıyor, bilançolar izleniyor, gelecekteki varsayımlarımız ile birlikte temel ve teknik analizler yapılıyor. Fon yöneticilerimizle haftalık kararlar alıyoruz, farklı gelişmeler olursa haftalık kararlar anlığa çevriliyor. Tabii amacımız orta ve uzun vadeli pozisyonlar almak . Getirinin de böyle gerçekleştiğini görüyoruz."
VARLIK ALOKASYONU SİSTEMİ
Dünyada 1980'lerden bu yana görülmemiş enflasyon ve faiz artırımlarına değinen Peker, Merkez bankalarının bu duruma verdiği hızlı tepki sonrası 2023'te resesyon olup olmayacağının tartışılmaya başlandığını hatırlatarak "Biz bu ortamda varlık alokasyonu sistemi ile yatırım yapıyoruz. Bu sistem ile yönettiğimiz fon sepetleri fonumuz var. 6 değişik strateji ile yönetimimizi gerçekleştiriyoruz. Bu sistem içinde şu anda hisse senedi, altın, yurtdışı hisse senetleri ve borçlanma araçları, özel sektör tahvili, para piyasası ve Eurobond bulunuyor. 6 enstrümanın içinde olduğu fonlarımız da bulunuyor" diye konuştu. Peker diğer yandan 6 değişik enstrümanı da kendilerinin yönettiğini ve zamanlamasını da fon yöneticilerinin yaptığını hatırlatarak "Yönettiğimiz fonların toplam büyüklüğü de 10 milyar lirayı aştı. Son 5 yıldır getirisi de müşteriler açısından gayet tatminkar" dedi.
TEMEL BİRİMLER ARAŞTIRMA VE RİSK YÖNETİMİ
Yapı Kredi Portföy'ün 30 Ocak 2002'de kurulduğunu ve geleneksel fonlar ile işe başladıklarını anlatan Peker, "Sistemin hızlanması Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) fonları ile oldu. Ana felsefemiz müşteri memnuniyeti ve yatırımcılarla sürdürülebilir uzun dönemli ilişkiler kurmak. Yatırım gücümüz çok yüksek. Ürün yelpazemiz çok geniş ve güçlü bir teknolojimiz var" şeklinde konuştu
Portföy yönetiminde olmazsa olmazlarının araştırma ve risk birimleri olduğunu kaydeden Peker, yönetilen portföylerin tarafsız bir gözle anlık risk takibinin çok önemli olduğunu kaydetti.
İNSAN BEYNİ İLE TEKNOLOJİ BİRLEŞMELİ
Teknoloji departmanlarını son 2 yılda iki katına çıkardıklarını anlatan Peker, "Tabii ki dijitalleşme alanında liderliğimizi sürdürüyoruz. Ancak daha çok algoritma kullanarak değişik modeller geliştiriyoruz. Benim 20 yıllık tecrübem burada insan ile robotu birleştirmenin daha doğru olduğu yönünde. Robotun da göremediği bazı dengeler var. O yüzden ana felsefemiz insan beyni ile teknolojiyi birleştirmek. Kurduğumuz algoritmalar bir sinyal veriyor ama nihayetinde uygulamadan önce son göz olarak araştırma ile portföy yöneticisi bakıyor. İki taraf birleşince insan duygusunun yaratacağı olumsuzluklar da bertaraf ediliyor" şeklinde konuştu. Peker bu mantık ile yönetilen Koç İştirak, hisse senedi, altın ve global teknoloji fonlarının oldukça başarılı olduklarını kaydetti.
Yapı Kredi Portföy olarak daha çok gençlerin bu alanda olmasını ve yatırım yapmalarını istediklerini söyleyerek, gençlerin farklı bakış açısından faydalanmayı istediklerini belirtti. Peker, bu dönemde yerli hisse senetleri, yurtdışı borçlanma araçlarına yatırım yapan Eurobond fonları ile altın fonlarına yatırımı önerdiklerini söyledi.
