48 saatte Budapeşte
Buda ve Peşte... Bir yanda tarih, diğer yanda gündelik hayat, tam ortada Tuna Nehri... Acelesi olmayan bir hayatın sindire sindire yaşandığı Budapeşte, eskiyle yeniyi birarada sunuyor
HT CUMARTESİ / Levent ÖZÇELİK
1. gün
11.00
Budapeşte gezisine başladığınızda gözünüze çarpan ilk şey, Tuna Nehri'nin şehri tam ortadan ikiye böldüğü olacak. Nehrin batısı Buda olarak adlandırılırken, doğusu Peşte olarak biliniyor. Buda, asırlık sokakları, bir masal kentinde olduğunuzu hissettiren kale duvarları, neredeyse tamamı koruma altına alınmış evleri, heykelleri ve görkemli kiliseleriyle Budapeşte'nin uzak geçmişine dair izler taşıyor. Peşte ise günlük yaşamın aktığı, ekonominin merkezi olan modern şehir.
13.00
Budapeşte'de heykeller sadece meydanları değil, parkları, evlerin ön yüzlerini, sütunları, köprüleri de süslüyor. Bunlar sadece politikacılara, askerlere, ulusal kahramanlara ait değil; yazarlar, şairler, müzisyenler, bilim adamları da heykelleriyle geçmişten bugüne şehre izlerini bırakmış.
15.00
Kraliyet Sarayı, daha yaygın ismiyle Kale, yüzyıllardır Budapeşte'yi Kale Tepesi'nden izliyor ve adeta şehrin koruyuculuğunu yapıyor. Yapımına 13. yüzyılda başlanan yapı, günümüze kadar birçok kez değişikliğe uğramış, yenilenmiş ve içinde birçok farklı bina bulunduran bir komplekse dönüşmüş. Burası günümüzde ne bir kale ne de bir saray; Kraliyet Sarayı, şimdilerde Macar Ulusal Galerisi'nin, Budapeşte Tarihi Müzesi'nin, Széchényi Ulusal Kütüphanesi'nin ve Çağdaş Sanatlar koleksiyonunun yuvası olarak hizmet veriyor.
16.00
Buda ve Peşte'nin tam ortasında, Tuna Nehri'nin üzerinde; şehir gürültüsünden ve kalabalığından kaçmak isteyenler için ideal bir ada yer alıyor: Margaret Adası. Ada, trafiğe kapalı, bisiklet ya da elektrikli küçük otomobillerden kiralayarak gezebilirsiniz. 2 kilometre uzunluğunda uçsuz bucaksız çimlerle çevrili, termal tesislerin de bulunduğu bu ada, pek çok şair ve yazara da ilham kaynağı olmuş.
17.00
Macar sanatının 700 yıllık tarihini sanat eserleri üzerinden okumak isteyenler rotasını Macar Ulusal Galerisi'ne çevirmeli. Kraliyet Sarayı'nın içerisinde kurulan Macar Ulusal Galerisi, Macaristan resim ve heykel sanatına dair 100 binin üzerinde parça içeriyor. Buradaki altı kalıcı sergide, ortaçağdan günümüze ulaşmış sanat eserleri bulunuyor. 19. yüzyılda Avrupa'da ağırlığını hissettiren Sezession akımının güzel örnekleri de galeri duvarını süslüyor.
19.00
Ünlü Macar mimar Frigyes Schulek'in şehre armağan ettiği en güzel eserlerden biri Balıkçılar Burcu. Turistlerin gözdesi, şehrin en güzel manzaralarından birini sunan burç, Mátyás Kilisesi'nin önünden Tuna Nehri ve Peşte'ye doğru bakıyor. Kısa bir yürüyüş yapmak ve Buda ve Peşte'den güzel kareler yakalamak istiyorsanız, Balıkçılar Burcu gezisini tercih etmelisiniz.
20.00
Şehre tepeden bakmak isteyenlerin rotası Gellért Tepesi olmalı. Buda yakasının önemli turistik destinasyonlarından biri olarak dikkat çeken tepe ismini, Hıristiyan yapmaya çalıştığı halk tarafından bir fıçıya konulup tepeden aşağıya fırlatılan piskopos Gellért'ten alıyor. Nehir kıyısında yer alan bu gizemli tepede Gellért Hamamları, Mağara Kilisesi, Gellért Anıtı, Kale ve Özgürlük Anıtı görülmesi gereken en önemli noktalardan bazıları.
2. gün
11.00
Budapeşte kaplıcalarıyla da çok ünlü bir şehir. Bu geleneği günümüzde de devam ettiren Budapeşte'teki hamam ve kaplıcaların en ünlüsü Gellért Oteli'nde yer alıyor. 20. yüzyılın başında Sezession stilinde inşa edilen Gellért Oteli, Gellért Tepesi'nin termal sularıyla can verdiği bir kaplıca merkezi durumunda. Gelmişken şehirdeki Türk hamamlarını da görmeyi ihmal etmeyin. Gellért Tepesi'nden aşağıya indiğinizde karşınıza çıkacak Türk stili hamamlar arasında Osmanlılar tarafından yapılan Rudas Hamamları en ünlüsü.
12.00
Buda nasıl tarihi bir merkezse, Peşte de Budapeşte'nin modern merkezi olarak öne çıkıyor. Eğlence merkezleri, resmi binalar, müzeler, işlek caddeler ve bulvarlarıyla göz dolduran Peşte, şehrin en görkemli binalarına da ev sahipliği yapıyor. Aziz István Bazilikası, Macar Parlamentosu, Váci Utca, Macar Ulusal Müzesi ve Devlet Opera Binası bunların başında geliyor.
15.00
Budapeşte gezinize biraz eğlence ve hareket katmak istiyorsanız rotanızı Vati Utka Caddesi'ne çevirmelisiniz. Aynı zamanda bir moda merkezi de olan bu cadde, kafe ve barları, görkemli yapıları ve köprüleriyle öne çıkıyor. Modanın tüm nimetlerini gözler önüne seren bu caddede bulunan alışveriş merkezleri her zevke, her keseye hitap edecek çeşitlilikte. El yapımı takılar ve dokumaları kesinlikle bavulunuza yerleştireceksiniz. İster bir kafeye oturup geleni geçeni seyredin, ister vitrinleri izleyin, isterseniz serbestçe yürüyün. Vaktin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.
16.00
Ortasından nehir geçen bir şehir için köprülerin değeri azımsanamayacak kadar fazla. Budapeşte şehri de bunun en güzel örneklerinden. Buda ile Peşte yakaları arasındaki ulaşımın kolaylaşması için Tuna Nehri üzerine sekiz köprü inşa edilmiş. Bu köprülerin en güzeli Széchenyi Iánchid Köprüsü (Zincir Köprüsü). Zümrüt taşlarla süslenmiş bir gerdanlığı andıran köprüye adını veren Kont Istvan Szechenyi, ülkenin en sevilen ve sayılan kişilerinden biri.
17.00
Alışılagelmiş eğlence yöntemlerinin dışına çıkmak isteyenler rotanızı Buda Kalesi'ne çevirin. Buda Kalesi bölgesinin altında bin yıllar önce inşa edilmiş mağaralar ve geçitler bulunuyor. Dünyanın 7 yeraltı harikasından biri kabul edilen Budavár Labirenti, günümüzde hem bir kültürel gezinin hem de eğlence amaçlı bir rekreasyon aktivitesinin odak noktası.
21.00
Budapeşte, Eylül ayında çok lezzetli, çok renkli bir festivale ev sahipliği yapıyor. Bu yıl 22'ncisi gerçekleştirilecek Budapeşte Yemek ve Şarap Festivali 11-15 Eylül arasında. Festivalde ülkedeki tüm şarap üreticileri, ürünlerini Buda Kalesi'nde görücüye çıkarıyor. Degustatörler ile şarap uzmanları, yeni tatları deneme ve kıyaslama, ziyaretçiler de yeni lezzetler deneme fırsatı buluyor. Ülkenin en iyisi olarak bilinen kırmızı Villany şaraplarını ve beyaz tatlı şarap Tokaji'yi deneyebilirsiniz.
